sabır



Sabır...

benim  beceremediğim şey. 

bazı şeyler için sabrım kalmadı. kimileri bunu ukalalık olarak görebilir ama öyle değil. tam tersine artık öyle bir noktaya geldim ki beni üzen ve yıpratan şeyler ile  vaktimi artık harcamak istemiyorum.  laf sokmalara, haddini aşan eleştiri yağmuruna, sadece talepler ve istekler için aranmaya artık sabrım kalmadı. beni sevmeyeni sevmeye, bana saygısı  olmayana saygı duymaya yönelik isteğimi kaybettim artık. gözlerimin içine baka baka yalan söyleyen ve isteklerini benim üzerimden gerçekleştirmek isteyen insanlara 1 saniyemi bile harcamak istemiyorum. çok bilmiş tavırlara, bilgelik ukalalıklarına tahammül edemiyorum. aynı şekilde sohbet ediyoruz kılıfı içinde yakın arkadaşlarının dedikodusunu yapan iki yüzlü şahsiyetlerden tiksiniyorum. kıyaslamalardan ve zıtlıklarla alay edilmesinden nefret ediyorum. çünkü ben zıtlıkların olduğu bir yer istiyorum. siyah en çok beyazın olduğu yerde kendini belli eder. arkadaşlıklar arasındaki sadakatsizlikten ve ihanetten utanıyorum. maddi çıkarlar için devletteki görevini kötüye kullanan görevliden, politikacı ve bürokratlar gibi siyasal karar alma mekanizmaları içinde yer alan aktörlerin özel çıkar sağlama amacıyla hukuki, dini ve kültürel normları ihlal eden işlere karışmasından,


Toplum içindeki eşitliği zedeleyebilecek gelenek anlayışından ve bu yüzden  kişilerin kendini ifade edemeyişinden sıkıldım. Bu durumun o toplumda  huzursuz bir ortam yozlaşma ve çatışma ortamı oluşturabileceği gerçeğinden bıktım. O yüzden ne kadar sinirlensem de öfkeme hakim olmaya çalışmalıyım. Doğayla bütünleşmeliyim ki bu yapmacık olaylar beni yıpratsmasın. Bruce lee' nin deyimiyle su gibi olmalıyım şu dünyada. ne demek istiyorum hemen açıklayayım. biz doğayla mücadele edemeyiz etmeye kalksak da sonumuz hüsran olur. (bkz. tsunami)

fakat doğanın bize öğrettiklerini uygulayabiliriz. nasıl mı? 

su demiştim değil mi. su nereye gideceğini çok iyi bilir. karşısına bir taş veya kaya mı çıktı taşıyabileceği kadar hafifse beraberinde götürür, değilse de taşla veya kayayla mücadeleye girişmez. ne yapar? etrafından dolanır ve yoluna devam eder. diyelim ki etrafından dolaşamayacak bir engelle karşılaştı o zaman da birikir birikir ve üzerinden akar aynı zamanda da damlaya damlaya delmeye başlar. sonunda da kayayı parçalar ve yine yoluna devam eder. işte hayatta insan da su gibi olmalı.



1 yorum:

Bugün

Şöyle derinlemesine düşünün bir. Bugünde mi yaşıyorsunuz yoksa   Pişmanlıklarla dolu geçmişinizde kapana mı  kısılmış durumdasınız?  ...